hep bir annelik hali sorgulamaları ... kalemimde, dilimde
sebep beni benden çıkartmadan, beni de asya'ya yüklemeden sürdürebilmek bu yolculuğu aslında ...
kişilik tohumlarının tomurcuklandığı bu 3 yaş şafağında içimde süregelen sorgulamalar ..
sosyalleşme sürecinin hızlanmasıyla birlikte gelen yeni tavırlar, istekler talepler zihnimde hep şu sorulara sebep oluyor ? çocuğum bir şekilde yeme içme uyuma vs alışkanlıkları ile benim doğrularımın suretini taşıyor, ve ben de bunların doğru olduğuna yürekten inandığım için aşılamaya çalışmışım bu alışkanlıkları ama şimdi -ki henüz kreşe bile başlamadık- bir sürü doğrunun kesiştiği o sosyal alanlarda engellere takılınca ne yapacağımı şaşırıyorum. İstikrarlı olmak adına taviz vermemeli mi? Anlık bir sorun, uzatmamalı, krize sebep olmamalı deyip geçip gitmeli mi?
Kreş meselesi ise ayrı bir hadise, .. yüzeysel eğitim anlayışının hakimiyeti altındaki şehrimde duyup gördüklerime sinir olup olup otururken....üstelik eğitim alanın bu kadar içindeyken, uzun yıllardır mesleki anlamda sürekli yeni akımları incelerken, br çoğuna gülüp gülüp geçerken, inandırıcılıktan uzak o teorilerin ehil olmayan ellerde ne beyhude sonuçlar doğuracağını bilirken ....ken...ken ....ken
böyle düşünüp düşünüp daralıyorum işte...
sonra birden şu soru da geliyor aklıma...yoksa bu durum mesleki deformasyonla :) daha da şişmiş ben bilirimci bir egonun tezahürü mü?
işte bir çocuk böyle alır seni şebnem diyorum... uçurur durur, küçük bir canlıyı mı yoksa kendini mi büyütüyorsun karıştırırsın, ....işte bu yüzdendir, farkedersen eğer ... bir bebeği büyütmek bir tekamül şansıdır aslında ...
Not: sorduğum sorularla yazıyı okuyan anneleri mimlemek istiyorum.... hic de anlamıyorum bu mim işinden ama ..., okuyanlar cevaplarsa sevinirim:)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder