6 Ağustos 2010 Cuma

işte geldi o günler...

Büyüyorsun..... diye başlıyorum hep ilklerine, yenilerine dair birşeyler yazacakken evet öyle güzel büyüyorsun ki her yeni gün şaşırıyor, şaşırtıyorsun ...
boyun uzuyor, kilo veriyorsun ...
her gün diline yeni ifadeler, şarkılar ekliyorsun,
tuvaletim geldi diyerek beni çok mutlu ediyorsun, "tuvaletten sonra eller yıkanır" diyerek taburene çıkıp musluğu açarak kendi bakımını üstlenmeye dair ilk adımları atıyorsun, ...
Sosyalleşiyorsun
Bir ritüele dönüşen, okuldan arkadaş ve çocuklarıyla yaptığımız akşam üzeri-gece gezmelerimizle hem yaşıtlarınla daha fazla oynama fırsatı buluyor hem de yeni öğrendiğin davranış biçimlerini uyguluyorsun:(....
Yine böye bir gece odandan Seda'nın oğlu 1.5 yaşındaki Sarp'ın ağlama sesi geliyor. Bakıyorum Sarp'ın eli kafasında, gözünde gözyaşı boncukları, senin elinde gitar ...maaalesef anlıyorum... Ne yaptın annecim diyorum. Saf saf yanıtlıyorsun ...
"kafasına vurdum diyorsun .. gitarla ..." halin, bakışların o kadar komik ki ...ne diyeceğimi bilemeden kalıyorum. Ama canını acıttın annecim diyorum. Sen : "yaaa gerçekten mi?" diyorsun ...herşey nafile
1-2 saat sonra mutfakta Ceylin'le yine oyuncak kavgasındasınız, saçından tutuyorsun bir tutam elinde kalıyor bu sefer ...allahım diyorum bir amazon mu yetişiyor :)
Öğreneceksin tabi .... tekrar tekrar oynayarak, ağlayarak, paylaşa(ma)yarak ...ama sonunda öğreneceksin, öğreneceksiniz beraber oynamayı ...
Uyuma alışkanlıklarında da değişiklikler oldu daha önce değindiğim ...şimdi buna bir de tebdil-i mekan eklendi. İki gece önce bizim odamızdaki yatağından kendi odana yerde kamp yapmaya gittin, yer yatağında bir o yana bir bu yana uyumanın rahatlığını tatmıştın tatilde, bunu devam ettirelim dedim ..hem artık odanda uyuyacak kadar da büyüdün ... bu değişikliği normal karşıladın, yeniliklere açık ve kolay adapte olabilen yapın sayesinde yumuşak br geçişle uğurladım seni odana annecim. Odamızda eksikliğin kaldı, kokun kaldı, ayaklarım gitti geldi tüm gece senin yanına, kapı aralığından izledim, olmadı yanına yattım ama ben de alışmalıym diyerek döndüm geldim yatağıma. bak sen de neler öğretiyorsun bana :)
Odan artık en en sevdiğin mekanın.. böyle olsun istemiştim. O yüzden tatilden sonra köklü bir değişiklik yaptım. Yatağının korkuluklarını çıkardık, komodinlerini yere indirdik. Tüm eşyaların yönünü değiştirdik. Dolapların alt raflarına en sevdiğin legolarını, evcilik oyuncaklarını koyduk. Daha bir genişledi sanki oyun alanın. Ve sen gece gündüz legolardan ev yapan, yapboz delisi, oyun hamuru fanatiği, evcilik oyununun baş aktristi oldun. İyi ki de oldun ... Gerçi gecen gece sabah 4 'te uyanıp "hadi hello kiti (lego) oynaaalım" dediğinde "aaa ne oyunuymuş bu saatte yat bakalım daha sabah olmadı uyuyor hello kitty" demek zorunda bıraktın ama olsun dilinden oyun sözcüğü hiç düşmesin annecim ... baban "kızım uzaktan kumandayı gördü mü dediğinde" "hayır" diye cevaplayıp, "ayıcık sen uzaktan kumandayı gördü mü" diye sor,ya da o sıkıntılı kakiş seanslarında kapı arkalarında dertleş bebeklerinle "bak ben kaka yapıyorum, sen de yapıyo musun" diyerek ... Doya doya yaşa her gününü, her anını, her duygunu...
Büyüyorsun işte böyle ..ne güzel

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder